Bilim kurguyu, dramla bütünleştirip üstüne birde dehşet etmenini fantastik başarılı bir tarzda iç içe sunmayı da başaran Uncanny filminin ilk vizyon yeri ve tarihi Filipinler, 22 Haziran 20216’dır. Yönetmen Matthew Leutwyler’ın başarılı yönetim tarzında Shahin Chandrasoma’nın olağanüstü senaryosu da muavin olmuştur. Yönetmen ve senaryo yazarı dışarıya bu puanı yüksek yapımda Mark Webber, David Clayton Rogers ve Lucy Griffiths canlandırdıkları karakterler ile hemen hemen bir olmuş ve izleyiciye ara sıra dram, ara sıra dehşet ve hatta zaman zaman da bilim kurguyu gerçekmiş gibi yaşatmayı başarmışlardır.
Imdb üstünde 6.2’lik puanını yıllardır koruyan bu nefret edilen şey ağırlıklı yapımda; Joy, genç, güzel ve kariyerinde ileri gitmek isteyen bir gazetecidir. David, hayatındaki tek hedefi olan kusursuz suni zekâyı yaratabilmek için yıllarını harcamış, işine düşkün ve ideallerle batmış bir bilim adamıdır. Adam ise sonunda David’in yaratmayı başardığı ve kendisine hatasız yapıtı dediği suni zekâdır.
David, uzun ve sona ermek bilmeyen geceler boyu çalışmasının meyvelerini sonunda toplamaya başlamıştır ve biricik eseri Adam’ı yani hiç bir pürüzü olmayan ve mükemmelin ötesine geçmeyi başarmış suni zekâ robotunu yaratmıştır. Şimdiyse sıra bu eserini dünyaya duyurup, herkese Adam’ı tanıtmak kalmıştır. İşte bu noktada da devreye Joy girer ve kendi isteğiyle Adam hakkında uzun bir yazı hazırlamayı ve ayrıca David’i keza de Adam’ı dünyaya tanıtmayı önerge eder. Bu teklif David için zaten beklediği bir fırsattır ve bu fırsatı kaçırmak istemez ve bu uzun yazıda keza diğer çalışmalarını hem de Adam’ı, Joy’a tanıtmaya söz verir.
Sıra Joy’un, Adam’ı tanımasına geldiğinde işlerin yüzü yavaş yavaş değişmeye başlar. Joy sürekli olarak David ile bir araya gelmekte ve uzun saatler boyu röportajlar yapmaktadır ve bu durum bir süre sonradan Adam’ın dikkatini çekmeye başlar. Adam öncelikle küçük kıskanç tavırlar sergilediğinde David bunun yalnızca bir hatalı kavrayış olduğunu veya olayı kendisinin abarttığını zanneder. Fakat durum bu durumun fazla fakat fazla ötesindedir ve Adam fiilen Joy’u, David’in tahmininden de çok ötede kıskanmaktadır!